Ankara Yıldırım Beyazıt Üniversitesi Mefkûre Kulübü, sanatın maneviyatla harmanlandığı özel bir etkinliğe imza atarak Hattat, Ressam ve İmam Recai Özsoy’u Gülbaba Camii’nin alt katındaki atölyesinde ziyaret etti. Öğrenciler, dünyanın en büyük el yazması Kur’an-ı Kerim’ini inceleme fırsatı bulurken, Özsoy’un sanat yolculuğuna dair kıymetli bilgiler edindi.

İmam Hatip Sıralarından Doğan Tutku

Ziyarette Recai Özsoy, sanat hayatının temellerinin nerede atıldığını gençlerle paylaştı. Hat ve resim sanatına olan merakının Merkez İmam Hatip Lisesi (şimdiki adıyla Tevfik İleri İHL) yıllarında başladığını belirten Özsoy, lise sıralarındaki o heyecanın bugün devasa eserlere dönüştüğünü ifade etti.

Özsoy sadece bir hattat ve ressam değil, aynı zamanda çok yönlü bir zanaatkâr. Ziyaret sırasında, çivi ve tellerin uyumuyla ortaya çıkan filografi sanatını da icra ettiğinden bahseden sanatçı, farklı sanat dallarındaki yetkinliğiyle öğrencilere ilham oldu.

150 Kiloluk Dev Eser ve Sergilerdeki Yoğun İlgi

Görüşmenin odak noktası ise şüphesiz Özsoy’un "dünyanın en büyük el yazması Kur’an-ı Kerim’i" olma özelliğini taşıyan çalışmasıydı. Kapak boyu 150 cm, eni 107 cm olan ve ağırlığı 150 kiloyu bulan bu eser, sadece atölyede değil, katıldığı farklı sergilerde de büyük yankı uyandırmış.

Recai Özsoy, eserin sergilendiği alanlarda küçük büyük demeden herkesin yoğun ilgisiyle karşılaştığını anlattı. 7'den 70'e insanların Kur'an-ı Kerim'in bu ihtişamlı halini gördüklerinde duydukları hayranlığı ve gösterdikleri teveccühü memnuniyetle dile getirdi.

Mürekkebin Sırrı ve Sabır İmtihanı

Hattat Özsoy, Mefkûre Kulübü üyelerine hat sanatının teknik inceliklerinden de bahsetti. Özellikle kağıdın bozulmaması için bazı işlemler olduğu, bu işlemlerden sonra kağıdın hazır olması için aylarca beklenmesi gerektiğini, mürekkep yapımı ve hattat için mürekkep kalitesinin önemine değinen Özsoy, çalışmalarında kendisinin yaptığı özel is mürekkebi kullandığını aktardı.

Sürecin zorluklarına da değinen Özsoy, "Hata kabul etmeyen" bir çalışma yürüttüğünü vurguladı. Sabah namazı sonrasındaki bereketli vakitleri değerlendirdiği bu süreçte, ayetin anlamını bozacak en ufak bir hatada devasa sayfayı iptal edip yeniden başlaması gerektiğini anlattı.

Gençlerle Sanat Köprüsü

Mefkûre Kulübü’nün bu ziyareti, bir imamın cami altını nasıl bir sanat atölyesine dönüştürdüğüne ve bir hayalin peşinden nasıl gidildiğine tanıklık edilmesi açısından unutulmaz anlara sahne oldu. Özsoy, gençlerin ilgisinden duyduğu mutluluğu dile getirerek, bu mirasın gelecek nesillere aktarılmasının önemini vurguladı.

Etkinlik, Recai Özsoy’un öğrencilere çalışmalarını detaylıca göstermesi ve çekilen hatıra fotoğraflarıyla son buldu.